Siyonist Yahudi’nin,
içinde ve olanaklarını kullanarak varlık bulduğumuz bu Dünya’da,
gözün gördüğü kulağın duyduğu tenin hissettiği her şeyin,
sadece akılla yönetilebildiğini keşfettiği andan itibaren kesintisiz olarak,
dur durak bilmeden aklını kullanarak çalışıyor olmasına çok şey borçluyuz:
örneğin, neredeyse tek fail olarak yönlendirici vasfıyla yarattığı Bilim Kurumu’nu.
Elbette Bilim Kurumu’nu kendi aklını kullanarak kendine yararlı formatta
kâh forme, kâh deforme etmesini gözardı etmemiz gerekiyor.